Düşüncesiz insan

KİM OLMADIĞINI BİLMEDEN, KİM OLDUĞUNU BİLEMEZSİN. NE YAPACAĞINI BİLMİYORSAN YAPAMADIĞINI GÖR Kİ…
…YAPACAĞIN OLSUN

Bugün insanın sorunu, yaşama olan sorumsuzluğu. Çocukluğundan itibaren önce anne-baba, daha sonra okulda öğretmen, dışarıda arkadaşlar, iş hayatında da yöneticisinin söylemlerine inandırıldığı için karar verme noktasında onlara göre hareket eder, dolayısıyla da “ikinci el” yaşarken sorumluluğunu elinin tersi ile iter.
Bunun tam olarak açıklaması; başkasını mutlu etmek için, kendini feda etmektir. (!)
“Bana dokunma, ben böyle iyiyim” diyen aslında, düşüncelerinin kölesi olmayı ve inançları yüzünden, mutsuz ve sağlıksız bir hayat sürdürmeyi kabul etmiştir. Yaşamın bilgisi ile öğrenirken, inançlarından arınan insan sorumluluk sahibidir.
Acı ve ıstırap getirse de, birçok şeyin kaybına neden olsa da önce kendine dokunmalıdır.
Her gün, bir önceki günün kırıntılarını silecek biçimde zihnini temizlerken, her an taze bir yaşama adım atar ve sorunlarının karşısına çıplak çıkar, onu görür.
Düşüncelerinin durumunun ötesine geçmesine izin vermeyen insan kendine dokunur.
“Davranışlarına dikkat et, iyi insan ol, kimseye zarar verme” diyen, bir inançta boşluk olduğunu görür ve de boşluğu yaratanın düşünce olduğunu, bu düşüncesinin durumunun ötesine geçmesine izin vermediğini bilir.
O yüzden de, düşüncesiz insan “Lidersiz Lider”dir.